A

 

abändern değiştirmek

Abänderung (F.) değişiklik, değişiklik yapma

Abänderungsklage (F.) değişiklik davası

Abandon (M.) bırakma

abandonnieren bırakmak

abberufen azletmek, almak

Abberufung (F.) azletme, azil

abbrechen bırakmak, kesmek, yıkmak

Abbruch (M.) bırakma, kesme, yıkma

abbuchen kaydetmek

Abbuchung (F.) borç kaydı, hesaben tasil

ABC-Waffe (F.) A.B.C. Silahı

ABC-Waffen (F.Pl.) A.B.C. Silahları

abdanken saltanatı terk etmek

Abdankung saltanatın terki

abdingen kabul etmemek, terketmek

aberkennen kaldırmak

Aberkennung (F.) kaldırma, ıskat

aberratio (F.) ictus (lat.) saldırının sapması

Abfall (M.) çöp, döküntü, atık

Abfallbeseitigung (F.) çöplerin yoke­dil­mesi, çöplerin tasfiyesi

Abfallentsorgung (F.) çöplerin zararsız duruma getirilmesi

Abfertigung (F.) muamele, işlem, yollama

abfinden tazminat vermek, tazmin etmek

Abfindung (F.) tazminat

Abfindungsguthaben (N.) tazminat bedeli

Abfindungsvereinbarung (F.) tazminat anlaşması

Abgabe (F.) veriş, verme

Abgabenordnung (F.) veriş düzen, veriş sistem

Abgabenüberhebung (F.) miktarından fazla vergi alınması

Abgas atık gaz

Abgasuntersuchung (F.) atık gaz tahkikatı

abgeleitet türevsel

abgeleiteter Eigentumserwerb (M.) türevsel mülkiyet iktisabı

Abgeordnete (F.) parlamenter (Sb.), mil­letvekili

Abgeordnetenbestechung (F.) milletveki­line rüşvet verme

Abgeordnetenhaus (N.) parlamento

Abgeordneter (M.) parlamenter (Sb.), milletvekili

abgeschlossen kapanmış, sona erdirilmiş

abhandenkommen elden çıkmak, kaybolmak

abhängig bağımlı

Abhängigkeit (F.) bağımlılık

Abhängigkeitsverhältnis (N.) bağımlılık ilişkisi

abheben kaldırmak, çekmek

Abhebung (F.) çekme

abhelfen çare bulmak, çare olmak, karar düzeltmek, yardımcı olmak

Abhilfe (F.) yardım

abholen toplamak, teslim almak

Abhören (N.) izinsiz dinleme, gizli dinleme

abhören izinsiz dinlemek, gizli dinlemek

Abhörgerät (N.) izinsiz dinleme cihazı

Abitur (N.) olgunluk sınavı, bakalorya

Abkommen (N.) anlaşma, kontrat, sözleşme

Abkömmling (M.) füru, altsoy

Abkömmlinge (M.Pl. bzw. F.Pl.) fürular, altsoylar

Abkunft (F.) menşe, köken, kaynak

Abkürzung (F.) kestirme, kısaltma

Ablass (M.) düşürme, indirme, af

Ablauf (M.) son

ablehnen reddetmek, kabul etmemek

Ablehnung (F.) reddetme, kabul etmeme

ableiten çıkarmak

abliefern teslim etmek

Ablieferung (F.) teslim

ablösen ayırmak, yerine geçmek

Ablösung (F.) ayırma, yerine geçme, tazminat, miktar

Ablösungsrecht (N.) iştira hakkı

abmachen anlaşmak, sözleşmek

Abmachung (F.) anlaşma, sözleşme

abmahnen uyarmak, ihtar etmek

Abmahnverein (M.) uyarı derneği

Abnahme (F.) azalma, azaltma, teslim alma

abnehmen azalmak, azaltmak, teslim almak

Abnehmer (M.) alıcı, müşteri

Abnehmerin (F.) alıcı, müşteri

abnorm anormal

abnutzen aşınmak, eskimek, yıpranmak

Abnutzung (F.) aşınma, eskime, yıpranma

Abolition (F.) takipsizlik, ortadan kaldırma

Abonnement (N.) abonman, abone

abonnieren abone olmak

abordnen bir işe tayin etmek

Abordnung (F.) heyet, delegasyon

abrechnen hesaplaşmak, ödeşmek

Abrechnung (F.) hesap, hesaplaşma, ödeşme

Abrechungsstelle (F.) tasfiye bürosu

Abrede (F.) yadsıma, anlaşma, inkar

abreden yadsımak, anlaşmak, inkar etmek

Abrogation (F.) kaldırma, ilga etme

abrogieren kaldırmak, ilga etmek

Abruf (M.) isteme, talep etme

abrufen istemek, talep etmek

Absage (F.) iptal

absagen iptal etmek

Absatz (M.) bent (1), fıkra, satış, mahreç

abschaffen kaldırmak, feshetmek

Abschaffung (F.) kaldırma, fesih

abschieben sınırdışı etmek, ülkeden sürmek

Abschiebung (F.) sınırdışı etme, ülkeden sürme

Abschlag (M.) kesinti, indirim

Abschlagszahlung (F.) kısmen ödeme, taksit

abschließen bitirmek, kapamak, ta­mamlamak

abschließend kestirme, kati, son

Abschluss (M.) bitirme, kapama, kapanış

Abschlussfreiheit (F.) kapanış serbestisi

Abschlussprüfer (M.) kapanış denetçisi

Abschlussprüfung (F.) kapanış denetimi

Abschlussvertreter (M.) kapanış temsilcisi

Abschlussvertreterin (F.) kapanış temsilcisi

Abschlussvollmacht (F.) kapanış vekaleti

Abschlusszwang (M.) kapanış zorunluluğu

Abschnitt (M.) kesim, bölge, parça

abschöpfen massetmek, soğurmak, tahsil etmek

Abschöpfung (F.) massetme, soğurma, tahsil etme

abschrecken korkutmak

Abschreckung (F.) korkutma

abschreiben amorti etmek, çıkarmak, kopya etmek

Abschreibung (F.) amortisman, çıkarma, kopya

Abschreibungsgesellschaft (F.) amortis­man şirketi

Abschrift (F.) suret, kopya

absenden göndermek

Absender (M.) gönderen

Absenderin (F.) gönderen

Absenz (F.) yokluk, gıyap, bulunmazlık

absetzen amorti etmek, satmak, indirmek

Absetzung (F.) amortisman, satma, indirme

absichern emniyete almak, korumak

Absicht (F.) niyet, amaç, hedef

absichtlich niyetli olarak, kasten

Absichtserklärung (F.) niyet beyanı, niyet mektubu

Absichtsprovokation (F.) niyetli provo­kasyon, niyetli kışkırtma

absolut mutlak, salt

absolute Fahruntüchtigkeit (F.) mutlak araç sürmeye elverişsizlik

absolute Mehrheit (F.) mutlak ekseriyet, mutlak çoğunluk

absoluter Revisionsgrund (M.) mutlak revizyon sebebi, mutlak revizyon nedeni

absolutes Fixgeschäft (N.) mutlak sabit işlem, mutlak sabit muamele

absolutes Recht (N.) mutlak hukuk, mutlak hak

Absolution (F.) günahlarını affetme

Absolutismus (M.) mutlakiyet

absolvieren mezun olmak, bitirmek

absondern tecrit etmek, ayırmak

Absonderung (F.) tecrit, ayırma, ayrılık

Absonderungsrecht (N.) tecrit hukuku, ayırma hukuku

absorbieren soğurmak, massetmek

Absorption (F.) soğurma, massetme

Absorptionsprinzip (N.) soğurma ilkesi, massetme ilkesi

absperren kapamak, kesmek

Absprache anlaşma, danışma

abstammen soyundan çıkmak

Abstammung (F.) nesep, soy

Abstand (M.) ara, mesafe

abstellen bırakmak, durdurmak, kesmek, yere koymak

abstimmen oy kullanmak, uyum sağlamak

Abstimmung (F.) oy kullanma, oylanma, uyum sağlama

abstrahieren soyutlamak

abstrakt soyut

abstrakte Normenkontrolle (F.) soyut norm denetimi

abstraktes Gefährdungsdelikt (N.) soyut tehlike suçu

Abstraktion (F.) soyutlama, genelleştirme

Abstraktionsprinzip (N.) soyutlama prensipi, genelleştirme prensipi

abstreiten inkar etmek, itiraz etmek

Abt (M.) manastır başrahibi

Abtei (F.) manastır

Abteilung (F.) bölüm, kısım, şube

Äbtissin (F.) manastır başrahibi

abtreiben aldırmak

Abtreibung (F.) aldırma

Abtreibungsmittel (N.) aldırma aracı, aldırma maddesi

abtretbar temlik edilebilen, temlik edile­bilir

abtreten temlik etmek, istifa etmek, çekilmek

Abtretung (F.) alacağın temliki, devir

Abtretungsempfänger (M.) temellük eden

Abtretungsempfängerin (F.) temellük eden

Abtretungserklärung (F.) temlik beyanı

Abtretungsformular (N.) temlik örneği

Abtretungsurkunde (F.) temlikname

Abtretungsverbot (N.) temlik yasağı

Abwasser (N.) atıksu, lağım suyu

abwegig yanlış, sapık

Abwehr (F.) savunma, müdafaa, korunma

abwehren savunmak, müdafaa etmek, korunmak

abweichen sapmak, farklı olmak

abweichend farklı, ayrı, değişik

abweichende Meinung (F.) farklı düşünce, farklı görüş

abweichendes Verhalten (N.) farklı davranış, farklı hareket

abweisen reddetmek, kabul etmemek

Abweisung (F.) reddetme, kabul etmeme

abwerben ayartmak, kandırmak

Abwerbung (F.) ayartma, kandırma

abwerten devalüe etmek, değerini düşürmek

Abwertung (F.) devalüasyon, değer dü­şürümü

abwesend gaip, yok, dalgın

Abwesende (F.) gaip, yok, dalgın

Abwesenheit (F.) gıyap, yokluk, bulun­mazlık

Abwesenheitsverfahren (N.) gıyap yön­temi, gıyapta yargılama

abwickeln tasfiye etmek, halletmek, çözmek

Abwicklung (F.) tasfiye, halletme, çözme

abzahlen taksitle ödemek, vadeli ödemek, itfa etmek

Abzahlung (F.) taksitle ödeme, vadeli öde­me, itfa

Abzahlungskauf (M.) taksitle satınalma

Abzahlungskredit (M.) taksitle ödeme kredisi

abzeichnen vize etmek, belli olmak

abziehen iskonto etmek, çıkarmak, indirmek

Abzug (M.) iskonto, çıkarma, indirim

Acht (F.) dikkat, sürgün

achtlos dikkatsız

Achtung (F.) dikkat, itibar, saygı

ad hoc (lat.) bu amaçla, ani

adäquat uygun, yeterli

Adel (M.) aristokrasi, asilyade, yüksek soylu

adeln zadegan sınıfına sokmak, asalet unvanı vermek

Adelsstand (M.) aristokratlık

Adhäsion (F.) yapışma

Adhäsionsverfahren (N.) şahsi hak davası

Adjutant (M.) yaver, emir subayı

Adjutantin (F.) yaver, emir subayı

Administration (F.) idare, müdüriyet, amirlik

administrativ idari, mülki

Administrativenteignung (F.) idari istim­lak, yönetimce kamulaştırma

Admiral (M.) amiral

Admiralin (F.) amiral

adoptieren evlat edinmek

Adoption (F.) evlat edinme

Adoptivelter (M. bzw. F.) evlat edinen baba, evlat edinen ana

Adoptiveltern (Pl.) evlat edinen ana, evlat edinen baba

Adoptivkind (N.) evlat edinilen çocuk, evlatlık

Adressat (M.) gönderilen, adres sahibi

Adresse (F.) adres

adressieren adreslemek

Advokat (M.) avukat

Advokatin (F.) avukat

Affekt (M.) ani heyecan

Affektionsinteresse (N.) meraklı alakası, yapmacık alaka

Affektionswert (M.) meraklısı için arzettiği kıymet, manevi değer

Affidavit (N.) affidavit, yeminli teminat, yeminli ifade

affirmativ doğrulayıcı, destekleyici, olumlu, müspet

Affront (M.) hakaret, tahkir

Afrika (N.) afrika

Agende (F.) ajanda, andaç

Agent (M.) acente, ajan, muameleci, temsilci

agent provocateur (M.) (franz.) ajan provokatör, kışkırtıcı ajan

Agentin (F.) acente, ajan, muameleci, temsilci

Agentur (F.) acenta, ajans, mümessillik, temsilcilik

Aggression (F.) saldırı, tecavüz

aggressiv saldırgan, tecavüz edici

aggressiver Notstand (M.) saldırgan sıkıyönetim, saldırgan acil durum, saldırgan buhran

agieren hareket etmek, davranmak

Agio (N.) acyo, ikramiye

Agrarrecht (N.) tarım hukuku

Agreement on Trade-related Aspects of In­tellectual Property Rights (TRIPS) Fikri Mülkiyet Haklarının Ticaretle İlgili Yönleri Anlaşması (TRIPS)

Agrément (N.) agreman

Ahn (M.) cet, dede

ahnden cezalandırmak, intikam alma

Ahndung (F.) cezalandırma, intikam, yaptırım, müeyyide

Ahne (F.) ata

Ahnfrau (F.) nine

Aids (N.) aids

Akademie (F.) akademi

akademisch akademik

akademischer Grad (M.) akademik derecesi, akademik ünvanı

Akklamation (F.) aklama, onay, alkış

Akkord (M.) akort

Akkordlohn (M.) akort ücreti

akkreditieren akreditif etmek

Akkreditierung (F.) akreditif açma, kredi verme

Akkreditiv (N.) akreditif

Akontozahlung (F.) akont, alelhesap

Akt (M.) eylem, fiil, işlem, muamele

Akte (F.) dosya, senet, yazı

Akteneinsicht (F.) dosyayı inceleme

aktenkundig dosyada kayıtlı

Aktenlage (F.) dosya durumu

Aktenvermerk (M.) dosya kayıtı, dosya notu

Aktenversendung (F.) dosya göndermesi, dosya postalaması

Aktenvortrag dosya konuşması, dosya demeci

Aktenzeichen (N.) dosya işareti

Aktie (F.) hisse senedi

Aktienbuch (N.) hisse senedi kitabı

Aktiengesellschaft (F.) hisse senedi şirketi, anonim şirket

Aktiengesetz (N.) hisse senedi yasası

Aktieninhaber (M.) hisse senedi sahibi

Aktieninhaberin (F.) hisse senedi sahibi

Aktienrecht (N.) hisse senedi hukuku, şirket hukuku

Aktion (F.) aksiyon, eylem

Aktionär (M.) aksiyoner, hissedar

aktiv aktif, faal

Aktiva (N.Pl.) aktifler, varlıklar

aktives Wahlrecht (N.) aktif seçim hakkı, aktif seçim hukuku

Aktivlegitimation (F.) dava ehliyeti

Aktivschuld (F.) aktif borç

Aktivum aktif

Aktivvertretung (F.) aktif temsil

aktuell aktüel, şimdiki

Akzept (N.) kabul (Sb.), akseptans

akzeptabel kabul edilebilir, uygun

Akzeptant (M.) kabul eden, muhatap

Akzeptanz (F.) akseptans

akzeptieren kabul etmek

Akzessorietät (F.) bağımlılık

akzessorisch bağımlı

Akzise (F.) vergi, oktruva

Alarm (M.) alarm

Alarmanlage (F.) alarm tesisatı, alarm kuruluşu

Albanien Arnavutluk

alias alias, namı diğer

Alibi (N.) alibi

Aliment (N.) besin, nafaka

Alimentation (F.) beslenme, nafaka

Alimentationstheorie (F.) nafaka kuramı

Alimente (F.) nafaka

aliud başka, diğer, aliud

Alkohol (M.) alkol

Alkoholdelikt (N.) alkol etkisi altında işlenen suç

Alleineigentum (N.) yalnız mülkiyet

Alleinvertriebsvereinbarung (F.) tek yet­kili distribütörlük anlaşma

allgemein genel

allgemeine Geschäftsbedingung (F.) genel işlem şartı

allgemeine Geschäftsbedingungen (F.Pl.) genel işlem şartları

allgemeine Gütergemeinschaft (F.) genel mal birliği

allgemeine Handlungsfreiheit (F.) genel hareket serbestisi

allgemeine Staatslehre (F.) genel devlet eğitimi

allgemeine Wahl (F.) genel seçim, genel oylama

allgemeiner Rechtsgrundsatz (M.) genel hukuk ilkesi

allgemeiner Schaden (M.) genel hasar, genel zarar

allgemeiner Studentenausschuss (M.) genel yüksek okul öğrencisi encümeni

allgemeiner Teil (M.) genel kısım, genel parça

Allgemeines Abkommen genel anlaşma, genel sözleşme, genel kontrat

allgemeines Gesetz (N.) genel kanun, genel yasa, genel kuram

allgemeines Gewaltverhältnis (N.) genel iktidar ilişkisi, genel erk ilişkisi

Allgemeinverbindlichkeit (F.) genel borç, genel yükümlülük, genel taahhüt

Allgemeinverfügung (F.) genel tasarruf

Allgemeinwohl (N.) genel refah, genel hayır

Allianz (F.) ittifak

Alliierter (M.) müttefik

Allmende (F.) baltalık

Allod (N.) elmenlik, zilyetlik

Allonge (F.) ek (Sb.), eklenti (Sb.), takma (Sb.)

alltäglich güncel

Alm (F.) yayla

alma mater (F.) (lat.) üniversite

Almosen (N.) sadaka, hayır

Alpe (F.) tepe, dağ

Altenteil (M.) iaşe, ibate, besleme, barındırma

Altenteilsrecht (N.) iaşe hukuku, ibate hukuku

Alter (N.) yaş, yaşlılık

alternativ alternatif (Adj.), seçenek (Adj.)

Alternative (F.) alternatif (Sb.), seçenek (Sb.)

Alternativobligation (F.) alternatif obligasyon, alternatif borç

Altersgrenze (F.) yaş haddi, yaş sınırı

Altershilfe (F.) yaşlılık yardımı

Alterspräsident (M.) yaş başkanı, yaş amiri

Alterspräsidentin (F.) yaş başkam, yaş amiri

Altersruhegeld (N.) yaşlılık aylığı

Altersteilzeit yaşlılıkta kısmi zamanlı çalışma

Altersversorgung (F.) yaşlılık bakımı, emeklilik

Ältestenrat (M.) ihtiyarlar heyeti

ambulant ayakta, seyyar, gezgin

Amendement (N.) değişiklik önergesi, tadilname

Amerika (N.) Amerika

Amnestie (F.) af

amnestieren affetmek

Amok (M.) gözü dönmüş bir hal

Amortisation (F.) itfa

amortisieren itfa etmek

Amsterdamer Vertrag amsterdam sözleş­mesim, amsterdam antlaşması

Amt (N.) görev, makam, memuriyet, ofis

amtieren görevli olmak

amtlich resmi (Adj.)

amtliches Wertzeichen (N.) resmi evrakı naktiye

Amtmann (M.) müdür

Amtmännin (F.) müdire

Amtsanmaßung (F.) yetki gasbı, resmi memuriyetin gasbı

Amtsanwalt (M.) resmi avukat

Amtsanwältin (F.) resmi avukat

Amtsarzt (M.) resmi doktor

Amtsärztin (F.) resmi doktor

Amtsblatt (N.) resmi gazete

Amtsdelikt (N.) resmi suç

Amtsermittlungsgrundsatz (N.) resmi so­ruşturma ilkesi, resmi soruşturma esası

Amtsgericht (N.) yerel mahkeme

Amtshaftung (F.) resmi sorumluluk

Amtshilfe (F.) resmi yardım

Amtshilfeersuchen (N.) resmi yardım isteği

Amtsperiode (F.) görev süresi

Amtspflegschaft resmi bakım

Amtspflicht (F.) resmi görev

Amtspflichtverletzung (F.) resmi görev ihlali

Amtsträger (M.) makam sahibi, nüfuz sahibi

Amtsträgerin (F.) makam sahibi, nüfuz sahibi

Amtsvergehen (N.) resmi görev ihlali, resmi görev kusuru

Amtsverschwiegenheit (F.) görevden ötürü sır saklama

Amtsvormundschaft (F.) resmi vesayet

Amtswalter (M.) makam sahibi

Amtswalterin (F.) makam sahibi

Amtszeit (F.) görev süresi

an Zahlungs Statt ödeme yerine

analog kıyasla, kıyas yoluyla

Analogie (F.) kıyas, benzetme, analoji

Analogieschluss (M.) kıyasla sonuca varma

Analogieverbot (N.) kıyas yasağı

Anarchie (F.) anarşi, kargaşa

anarchisch anarşist (Adj.), kargaşacı (Adj.)

Anarchist (M.) anarşist (Sb.), kargaşacı (Sb.)

Anarchistin (F.) anarşist (Sb.), kargaşacı (Sb.)

Anathema (N.) aforoz

anberaumen saptamak, tespit etmek

anbieten arz etmek, satışa sunmak

Anbot (N.) teklif, arz

ändern değiştirmek, düzeltmek

Änderung (F.) değişiklik, düzeltme

Änderungskündigung (F.) değiştirile­ce­ğini ihbar, değiştirileceğini bildirme

androhen ihtar etmek, tehdit etmek

Androhung (F.) ihtar, tehdit

aneignen benimsemek, ihraz etmek

Aneignung (F.) benimseme, ihraz

Anerbe (M.) mirascı

Anerbin (F.) mirascı

anerkennen kabul etmek, tanımak

Anerkenntnis (F.) kabul (Sb.), tanıma, rıza, takdir

Anerkenntnisurteil (N.) ikrar üzerine hüküm

Anerkennung (F.) kabul (Sb.), tanıma, rıza, takdir

Anfall (M.) mirasın intikali, mirasın geçmesi, tevarüs

anfallen tahakkuk etmek, çıkmak

Anfang (M.) başlangıç, açılış

anfänglich başta, başlangıçta, ilkin

anfängliche Unmöglichkeit (F.) başlangıç imkansızlığı

anfechtbar iptal edilebilir, bozulabilir

Anfechtbarkeit (F.) iptal edilebilirlik, bozulabilme

anfechten itirazda bulunmak, reddetmek

Anfechtung (F.) itiraz, ret

Anfechtungsgesetz (N.) itiraz kanunu

Anfechtungsklage (F.) itiraz davası, iptal davası

anfordern istemek, talep etmek

Anforderung (F.) isteme, talep

Anfrage (F.) soru, müracaat, baş vurma

anfragen sormak, müracaat etmek, baş vurmak

Angabe (F.) veri, bilgi, tarif, beyan

angeben söylemek, bildirmek, tarif etmek, beyan etmek

angeblich sözde olan, sözümona

Angebot (N.) arz, sunu, icap, teklif

angehören ait olmak

angehörig ait

Angehörige (F.) ait olan

Angehöriger (M.) ait olan

Angehörigkeit (F.) ait olma

Angeklagte (F.) suçlandırılan, itham edilen

Angeklagter (M.) suçlandırılan, itham edilen

Angelegenheit (F.) iş, husus, konu, mesele

angemessen uygun, layik

Angeschuldigte (F.) sanık, maznun, suçlandırılan

Angeschuldigter (M.) sanık, maznun, suçlandırılan

angestellt memuriyete alınmış, işe alınmış

Angestellte (F.) memur

Angestelltenversicherung (F.) memur sigortası

Angestellter (M.) memur

angloamerikanisches Recht (N.) anglo-amerikan hukuku

angreifen saldırmak, dokunmak

Angreifer (M.) saldıran, dokunan

Angreiferin (F.) saldıran, dokunan

angrenzen sınırdaş olmak

Angriff (M.) saldırı, dokunuş

Angriffskrieg (M.) tecavüzi harp

Angriffsnotstand (M.) tecavüzi sıkıyönetim

Anhalt (M.) belirti, ipucu, dayanak

Anhang (M.) ek (Sb.), ilave (Sb.), hısım (Sb.)

anhängen eklemek, bağlamak

anhängig rüyet halinde

anheben kaldırmak, yükseltmek

anheften yapıştırmak, çengellemek

anhören dinlemek, ifade almak

Anhörung (F.) dinleme, ifade alma

Anklage (F.) iddia, şikayet

Anklagebank (F.) sanık sırası

Anklageerhebung (F.) dava ikamesi

Anklageerzwingung (F.) iddia zorlaması

Anklagemonopol (N.) iddia tekeli

anklagen suçlamak, itham etmek

Ankläger (M.) davacı

Anklägerin (F.) davacı

Anklagesatz (M.) iddianame

Anklageschrift (F.) iddianame

ankündigen bildirmek, ihbar etmek

Ankündigung (F.) bildiri, ihbar

Anlage (F.) yatırım, kuruluş, sabit sermaye

Anlagevermögen (N.) sabit varlıklar

Anlandung (F.) karaya çıkarma

Anlass (M.) vesile, neden (Sb.), sebeb

anlegen yatırım yapmak, yatırmak

Anleihe (F.) borçlanma, borç alma, istikraz

Anlieger (M.) aynı sokakta oturan

Anliegerin (F.) aynı sokakta oturan

anmelden müracaat etmek, beyan etmek, bildirmek

Anmeldung (F.) müracaat, beyan, bildirme

Anmerkung (F.) not

Annahme (F.) kabul (Sb.), teslim, tasvip, akseptans

Annahmeverzug (M.) kabul gecikmesi, kabul temerrütü

annehmen kabul etmek, teslim almak

annektieren ilhak etmek

Annex (M.) teferruat, eklenti, ilave (Sb.)

Annexion (F.) ilhak

Annexkompetenz (F.) teferruat yetkisi

annullieren iptal etmek, fesih etmek

Annullierung (F.) iptal, fesih

anonym anonim, adsız

anordnen sıralamak, tayin etmek, talimat vermek

Anordnung (F.) sıra, tayin, talimat

anormal anormal

anpassen uydurmak, uyarlamak

Anpassung (F.) uyum, uyarlama

Anrechnung (F.) mahsup, takdir

Anrecht (N.) hak

anregen uyandırmak, teşvik etmek

Anregung (F.) uyandırma, teşvik

ansässig mukim, oturan, yerleşmiş

Anschein (M.) görünüş

anscheinend görünürde

Anscheinsbeweis (M.) görünüşte delil

Anscheinsgefahr (F.) görünüşte tehlike

Anscheinsvollmacht (F.) görünüşte temsil yetkisi

Anschlag (M.) değer biçme, ilan, afiş, vurma

anschlagen değer biçmek, vurmak, yapıştırmak

anschließen bağlamak, birleşmek

Anschluss (M.) bağlantı, müteakip

Anschlussberufung (F.) müteakip tayin

Anschlusskonkurs (M.) müteakip iflas

Anschlusspfändung (F.) müteakip haciz

Anschlussrevision (F.) müteakip denetim, müteakip revizyon

anschuldigen suçlamak

Anschuldigung suçlama

Anschwemmung (F.) aluvyon

ansetzen eklemek, tespit etmek, karar­laştırmak

Ansicht (F.) manzara, görünüm

Ansichtssendung (F.) gözden geçirmek için gönderilmiş örnek

Anspruch (M.) hak, talep, dava

Anspruchsgrundlage (F.) hak temeli, talep temeli, dava temeli

Anspruchskonkurrenz (F.) hak rekabeti, talep rekabeti, dava rekabeti

Anstalt (F.) kurum, müessese

Anstand (M.) edep, terbiye

ansteigen yükselmek

anstellen istihdam etmek, işe almak

Anstellung (F.) istihdam etme, işe alma

Anstellungsbetrug (M.) istihdam do­landırıcılığı

Anstieg (M.) yükselme, çoğalma, artış

anstiften sebeb olmak, yol açmak, kışkırtmak

Anstifter (M.) önayak

Anstifterin (F.) önayak

Anstiftung (F.) kışkırtma, tahrik

Anteil (M.) pay, hisse

anteilig pay başına, nispeten

Anteilschein (M.) pay senedi, hisse senedi

Anteilseigner (M.) hissedar, hisse sahibi

Anteilseignerin (F.) hissedar, hisse sahibi

Antidiskriminierung (F.) anti ayrım, anti tefrik

Antinomie (F.) antinomi, çatışkı

Antisemitismus (M.) antisemitizm

antizipieren öncelemek, öne almak

Antrag (M.) dilekçe, istida, başvurma, müracaat

Antragsteller (M.) dilekçe sahibi, davacı

Antragstellerin (F.) dilekçe sahibi, davacı

Antwort (F.) cevap

antworten cevap vermek, cevaplandırmak

anvertrauen teslim etmek

anwachsen artmak, birleşmek

Anwachsung (F.) artma, birleşme

Anwalt (M.) avukat

Anwältin (F.) avukat

Anwaltschaft (F.) avukatlık

Anwaltsgebühr (F.) avukatlık ücreti

Anwaltsgehilfe (M.) avukatlık yardımcısı

Anwaltsgehilfin (F.) avukatlık yardımcısı

Anwaltskammer (F.) avukatlık meclisi

Anwaltsnotar (M.) avukatlık noteri

Anwaltsprozess (M.) avukatlık davası

Anwaltstarif (M.) avukatlık tarifesi

Anwärter (M.) aday, namzet

Anwärterin (F.) aday, namzet

Anwartschaft (F.) adaylık

Anwartschaftsrecht (N.) beklenen hak

anweisen havale etmek, emir vermek, tahsis etmek

Anweisende (F.) havale eden, emir veren, tahsis eden

Anweisender (M.) havale eden, emir veren, tahsis eden

Anweisung (F.) havale, emir, tahsis

anwendbar kullanabilir, uygulanabilir

anwenden kullanmak, uygulamak

Anwender (M.) kullanan, uygulayan

Anwenderin (F.) kullanan, uygulayan

Anwendung (F.) kulanma, uygulama

anwerben işe almak, iş vermek

Anwesen (N.) mülk, emlak

anwesend hazır, bulunan

Anwesender (M.) hazır olan, bulunan

Anwesenheit (F.) hazır olma, bulunma

anzahlen pey vermek, ön ödeme yapmak

Anzahlung (F.) pey akçesi, ön ödeme

Anzeichen (N.) iz, belirti

Anzeige (F.) ihbar, ilan, reklam

anzeigen ihbar etmek, ilan etmek, reklam yapmak

Anzeigepflicht (F.) ihbar yükümlülüğü

anzeigepflichtig bildirilmesi zorunlu

Apanage (F.) apanaj

apostolisch papa ile ilgili

Apotheke (F.) eczane

Apotheker (M.) eczacı

Apothekerin (F.) eczacı

Appellation (F.) temyiz, istinaf

Appellationsgericht (N.) temyiz mahke­mesi

appellieren başvurmak

Approbation (F.) ruhsat, izin

approbieren ruhsat vermek, izin vermek

äquivalent eşdeğerli

Äquivalenz (F.) eşdeğerlik

Äquivalenztheorie (F.) eşdeğerlik prensibi

Arbeit (F.) iş, çalışma, işçilik, emek

arbeiten iş yapmak, çalışmak

Arbeiter (M.) işçi (Sb.), emekçi (Sb.)

Arbeiterin (F.) işçi (Sb.), emekçi (Sb.)

Arbeitgeber (M.) işveren, patron

Arbeitgeberanteil (M.) işveren payı

Arbeitgeberin (F.) işveren, patron

Arbeitgeberverband (M.) işverenler birliği

Arbeitnehmer (M.) işalan, işverilen, işçi (Sb.)

arbeitnehmerähnlich işalan benzeri

Arbeitnehmererfindung (F.) işçinin teknik buluşu, işçinin ihtiraı

Arbeitnehmerhaftung (F.) işçi sorumluluğu

Arbeitnehmerin (F.) işalan, işverilen, işçi (Sb.)

Arbeitnehmerüberlassung (F.) taşaronluk

Arbeitsamt (N.) çalışma dairesi

Arbeitsbereitschaft (F.) çalışma istemi

Arbeitsbewilligung (F.) çalışma müsaadesi

Arbeitsdirektor (M.) çalışma amiri

Arbeitsdirektorin (F.) çalışma amiri

Arbeitseinkommen (N.) çalışma karşılığı

Arbeitsentgelt (N.) çalışma karşılığı, iş bedeli

Arbeitsförderung (F.) çalışma teşviği

Arbeitsgericht (N.) çalışma mahkemesi

Arbeitskampf (M.) çalışma ihtilafı

Arbeitskraft (F.) çalışma gücü

Arbeitslohn (M.) çalışma ücreti

arbeitslos işsiz (Adj.)

Arbeitslosengeld (N.) işsizlik tazminatı

Arbeitslosenhilfe (F.) işsizlik yardımı

Arbeitslosenversicherung (F.) işsizlik si­gortası

Arbeitsloser (M.) işsiz (Sb.)

Arbeitslosigkeit (F.) işsizlik

Arbeitsmündigkeit (F.) çalışma erginliği

Arbeitsprozess (M.) çalışma süreci

Arbeitsrecht (N.) çalışma hukuku

arbeitsrechtlich çalışma hukukuna göre

Arbeitsschutz (M.) çalışma koruması, çalışma güvenliği

Arbeitssicherheit (F.) çalışma güvenliği

Arbeitssicherheitsgesetz (N.) çalışma güvenliği kanunu

Arbeitsstätte (F.) çalışma yeri

arbeitsunfähig çalışamaz

Arbeitsunfähigkeit (F.) çalışamazlık

Arbeitsunfall (M.) çalışma kazası, iş kazası

Arbeitsverhältnis (N.) çalışma ilişkisi

Arbeitsvermittlung (F.) iş bulma, işçi bulma

Arbeitsvertrag (M.) çalışma sözleşmesi

Arbeitsverwaltung (F.) çalışma müdür­lüğü

Arbeitszeit (F.) çalışma saatleri

Arbeitszeitsrechtsgesetz (N.) çalışma süresi yasası

Arbeitszeugnis (N.) çalışma belgesi

Arbitrage (F.) arbitraj, tahkim

archaisch arkaik

Architekt (M.) mimar

Architektenrecht (N.) mimarlık kanunu

Architektin (F.) mimar

Archiv (N.) arşiv

Arglist (F.) desise, hile

arglistig dessas, hilekar

arglistige Täuschung (F.) hile ile aldatma, desise aldatma

arglistiges Verschweigen (N.) hile ile gizleme, desise gizleme

arglos saf

Argument (N.) tanıt, delil

argumentieren deliller getirmek

Argwohn (M.) kuşku

Aristokrat (M.) aristokrat

Aristokratie (F.) aristokrasi

Aristokratin (F.) aristokrat

arm fakir, yoksul

Armee (F.) ordu

Armenrecht (N.) yoksullar hukuku

Arrest (M.) haciz, tevkif, gözaltı, nezaret, kısa hapis

arretieren haciz ettirmek, tevkif etmek

arrha (F.) (lat.) pey akçesi

arrondieren toparlatmak

Arschloch (N.) aşağılık herif

Art (F.) çeşit, tür, cins, tarz, nevi

Artenschutz (M.) çeşitlerin korunması

Artikel (M.) makale, yazı, madde, eşya

Arznei (F.) ilaç, tıbbi ecza

Arzneimittel (N.) ilaç, tıbbi ecza

Arzneimittelgesetz (N.) ilaç kanunu

Arzt (M.) doktor, hekim

Ärztekammer (F.) doktor meclisi, hekim meclisi

Ärztin (F.) doktor, hekim

ärztlich tıbbi

Arztrecht (N.) doktor kanunu, hekim kanunu

Asien Asya

asozial toplum düzenine uymayan

Asperation (F.) artırma, teşdit

Aspirant (M.) aday

Aspirantin (F.) aday

Assekuranz (F.) sigorta, taahhüt işleri

Assessor (M.) yargıç muavini

Assessorin (F.) yargıç muavini

Assistent (M.) asistan, yardımcı

Assistentin (F.) asistan, yardımcı

Assoziation (F.) ortaklık, bağlılık

assoziieren ortak olmak, bağlamak

Asyl (N.) sığınma, barınak

Asylant (M.) sığınmacı

Asylantin (F.) sığınmacı

Asylrecht (N.) barınma hakkı

Aszendent (M. bzw. F.) üstsoy hısımı

Aszendenten (M.Pl. bzw. F.Pl.) üstsoy hısımları

Aszendentin (F.) üstsoy hısımı

Aszendenz (F.) üstsoy hısımlığı

Atom (N.) atom

Atomgesetz (N.) atom hukuku

Atommüll (M.) atom atığı

Attaché (M.) ataşe

Attentat (N.) suikast

Attentäter (M.) suikastçı

Attentäterin (F.) suikastçı

Attest (N.) doktor raporu

Audienz (F.) huzura kabul

aufbewahren saklamak, muhafaza etmek

Aufbrauchsfrist tüketme süresi

aufdecken örtüsünü kaldırmak, açığa vurmak

Aufenthalt (M.) oturma, ikamet, kalış

Aufenthaltserlaubnis (F.) oturma izni

Aufenthaltsgenehmigung (F.) oturma onayı, oturma izni

Aufenthaltsort (M.) oturma yeri

auferlegen yüklemek

auffordern davet etmek çağırmak, talep etmek

Aufforderung (F.) davet, cağrı, talep

Aufgabe (F.) görev, ödev, bırakma, terk

aufgeben yollamak, göndermek, bırakmak, terketmek

Aufgebot (N.) resmi ilan, toplanma

Aufgeld (N.) acyo, zam

aufheben kaldırmak, iptal etmek, feshetmek

Aufhebung (F.) kaldırma, iptal, fesih

Aufhebungsvertrag (M.) fesih akdî

aufhetzen kışkırtmak, tahrik etmek

Aufhetzung (F.) kışkırtma, tahrik

aufklären aydınlatmak, bilgi vermek

Aufklärung (F.) aydınlatma, bilgi

Aufklärungspflicht (F.) aydınlatma vazi­fesi, bilgi vazifesi

Aufklärungsquote (F.) aydınlatma kotası, bilgi kotası

Auflage (F.) baskı, şart, vergi

auflassen ferağ etmek, devir etmek, temlik etmek, çıkarmamak

Auflassung (F.) ferağ, devir, temlik

Auflassungsvormerkung (F.) ferağdan men şerhi

Auflauf (M.) kalabalık, sufle

auflaufen birikmek, oturmak, vurmak

auflösen bozmak, sona erdirmek, feshetmek

auflösende Bedingung (F.) bozucu şart, sona erdirici koşul

Auflösung (F.) bozma, sona erdirme, fesih

aufopfern feda etmek

Aufopferung (F.) fedakarlık, feda

Aufopferungsanspruch (M.) fedakarlıktan dolayı tazminat hakkı

Aufopferungstheorie (F.) fedakarlık kuramı

aufrechenbar takas edilebilir

aufrechnen takas etmek

Aufrechnung (F.) takas

Aufrechnungslage (F.) takas hali

Aufruf (M.) davet, çağrı, apel, celp

aufrufen davet etmek, çağırmak

Aufruhr (M.) kargaşalık, ayaklanma

Aufrührer (M.) baş kaldıran

Aufrührerin (F.) baş kaldıran

aufschieben talik etmek, ertelemek, geciktirmek

aufschiebende Bedingung (F.) taliki şart

aufschiebende Wirkung (F.) taliki hüküm

Aufschub (M.) tehir, erteleme, geciktirme

Aufseher (M.) gözcü, gardiyan

Aufseherin (F.) gözcü, gardiyan

Aufsicht (F.) denetim, kontrol

Aufsichtsbehörde (F.) denetim mercii

Aufsichtspflicht (F.) denetim yükümlülüğü

Aufsichtsrat (M.) denetim kurulu

aufspüren bulmak

Aufstand (M.) ayaklanma

aufstellen düzenlenmek, koymak, dikmek

Aufstellung (F.) düzenlenme, döküm, tablo

aufteilen bölmek, paylaşmak, taksim etmek

Auftrag (M.) sipariş, ödev, vazife

Auftraggeber (M.) sipariş eden

Auftraggeberin (F.) sipariş eden

Auftragnehmer (M.) sipariş alan

Auftragnehmerin (F.) sipariş alan

Auftragsangelegenheit (F.) sipariş sorunu

Auftragsbestätigung (F.) sipariş onaylaması

Auftragsgeschäft (N.) sipariş görevi

Auftragsverwaltung (F.) sipariş yönetimi

Aufwand (M.) çaba, masraf, harcama

Aufwandsentschädigung (F.) harcama ödeneği, masraf ödeneği

aufwenden harcamak, masraf etmek

Aufwendung (F.) harcama, masraf

Aufwendungserstattung (F.) harcama ödeneği, masraf ödeneği

aufwerten değerini yükseltmek

Aufwertung (F.) değer yükseltme

aufwiegeln kışkırtmak

aufzeichnen not etmek, kayıt etmek

Aufzeichnung (F.) not, kayıt

Augenschein (M.) görünüş, mahallinde keşif

Augenzeuge (M.) görgü tanığı

Augenzeugin (F.) görgü tanığı

Auktion (F.) müzayede, açık artırma

Auktionator (M.) müzayedeci

Auktionatorin (F.) müzayedeci

ausbilden eğitmek, geliştirmek

Ausbildende (F.) eğitmen

Ausbildender (M.) eğitmen

Ausbildung (F.) eğitim

Ausbildungsförderung (F.) eğitim yardımı

Ausbleiben (N.) gelmeme, olmama

ausbleiben gelmemek, olmamak

ausbrechen kaçmak, çıkmak

Ausbruch (M.) kaçma, çıkma

ausbürgern uyrukluktan çıkarmak, yurt­taşlıktan çıkarmak

Ausbürgerung (F.) uyrukluktan çıkarma, yurttaşlıktan çıkarma

ausdrücklich kesinlikle

Ausdrücklichkeitsgebot (N.) açıklık şartı

auseinandersetzen tartışmak, münakaşa etmek

Auseinandersetzung (F.) tartışma, münakaşa

Ausfall (M.) dökülme, kesilme

Ausfallzeit (F.) işlememe süresi

ausfertigen tanzim etmek

Ausfertigung (F.) tanzim

ausforschen soruşturmak, biliştirmek

Ausforschung (F.) soruşturma, biliştirme

Ausforschungsbeweis (M.) soruşturma kanıtı, biliştirme kanıtı

Ausfuhr (F.) ihraç, dışsatım

ausführen ihraç etmek, yapmak

Ausfuhrerlaubnis (F.) ihraç lisansı

Ausführung (F.) icra, yürütme

Ausführungsgesetz (N.) icra hukuku

Ausführungsverordnung (F.) icra yönet­meliği

ausfüllen doldurmak

Ausfüllungsbefugnis (F.) doldurma lisansı

Ausgabe (F.) dağıtma, baskı, harcama

ausgeben dağıtmak, baskı yapmak, harcamak

ausgeübter Gewerbebetrieb (M.) yürü­tülen ticari işletme

Ausgleich (M.) düzleme, denkleştirme, takas

ausgleichen düzlemek, denkleştirmek

Ausgleichsabgabe (F.) takas harcı

Ausgleichsanspruch (M.) takas talebi

Ausgleichsaufgabe (F.) takas görevi

Auskunft (F.) danışma, malumat

Auskunftsklage (F.) danışma şikayeti

Auskunftspflicht (F.) danışma yükümlülüğü

Auskunftsverweigerungsrecht (N.) bilgi vermekten çekinme hakkı, açıklama hakkı

ausladen boşaltmak

Auslage (F.) harcama, masraf

Ausland (N.) yurtdışı, dış ülke

Ausländer (M.) yabancı (Sb.)

Ausländergesetz (N.) yabancılar yasası

Ausländerin (F.) yabancı (Sb.)

Ausländerrecht (N.) yabancılar kanunu

ausländisch yabancı (Adj.)

Auslandsdelikt (N.) yabancı memlekette işlenen suç

auslegen sermek, döşemek, kaplamak

Auslegung (F.) yorum

ausleihen ödünç vermek, ödünç almak

ausliefern geri vermek, iade etmek, teslim etmek

Auslieferung (F.) geri verme, iade etme, teslim

Auslieferungshaft (F.) geri verme amacı ile tutukluluk

Auslieferungsverbot (N.) geri verme yasağı

Auslieferungsvertrag (M.) geri verme kontratı

ausloben ilan suretiyle vaadetmek

Auslobung (F.) ilan suretiyle yapılan vaad

auslosen kura çekmek

Auslosung (F.) kura çekme

Ausnahme (F.) istisna

Ausnahmegericht (N.) istisna mahkemesi

Ausnahmezustand (M.) sıkı yönetim

ausreichend yeterli, yetecek kadar

Aussage (F.) ifade

Aussageerpressung (F.) ifade şantajı

aussagen ifade etmek, ifade vermek

Aussagenotstand (M.) tanıklıkta zaruret hali

Aussagepflicht (F.) tanıklık zorunluluğu

Aussageverweigerungsrecht (N.) ifade vermekten çekinme hakkı

ausschlagen reddetmek, kabul etmemek

Ausschlagung (F.) ret

ausschließen hariç bırakmak, iskat etmek

ausschließlich hariç olarak, münhasır

ausschließliche Gesetzgebung (F.) mün­hasır yasama yetkisi

Ausschließung (F.) hariç bırakma, iskat

Ausschluss (M.) hariç bırakma, iskat

Ausschuss (M.) kurul, heyet, komisyon

Außenbereich (M.) dış alan, dış çevre

Außenminister (M.) dışişleri bakanı

Außenministerin (F.) dışişleri bakanı

Außenministerium (N.) dışişleri bakanlığı

Außenprüfung (F.) dış denetim

Außenvollmacht (F.) dış yetki

Außenwirtschaft (F.) dış ekonomi

Außenwirtschaftsrecht (N.) dış ekonomi hukuku

außer dışında, başka

außer Kraft setzen hükümsüz kılmak

außerehelich evlilik dışı

außergerichtlich mahkeme dışı

außergewöhnlich son derece, olağanüstü

äußern belirtmek

außerordentlich olağanüstü

außerordentliche Kündigung (F.) olağa­nüstü fesih

außerordentliches Rechtsmittel (N.) olağa­­nüstü kanun yolu

Äußerung (F.) söz, ifade

aussetzen bırakmak, terk etmek, ara vermek

Aussetzung (F.) bırakma, terk etme, ara verme

Aussiedler (M.) göçmen

Aussiedlerin (F.) göçmen

aussondern ayırmak, ayıklamak, elemek

Aussonderung (F.) ayırma, ayıklama, eleme

aussperren lokavt etmek

Aussperrung (F.) lokavt

ausspielen çekilmek, atmak, düşürmek

Ausspielvertrag (M.) piyango sözleşmesi

aussprechen telaffuz etmek, söylemek

Ausstand (M.) grev

ausstatten donatmak, döşemek

Ausstattung (F.) donatım, döşeme

ausstehend tahsil edilmemiş, askıda kalan

ausstellen keşide etmek

Aussteller (M.) keşideci

Ausstellerin (F.) keşideci

Ausstellung (F.) keşide

Aussteuer (F.) çeyiz

Austausch (M.) değiştirme, mübadele

austauschen değiştirmek, mübadele etmek

Austauschpfändung (F.) ikameli haciz

austreten ayrılmak, çekilmek

Austritt (M.) ayrılma, çekilme

ausüben kullanmak, yapmak, icra etmek

Ausübung (F.) kullanma, yapma, icra etme

Ausübungsermächtigung (F.) kullanma yetkisi

Ausverkauf (M.) tasfiye satışı

Auswahl (F.) seçme, tercih etme

auswählen seçmek, tercih etmek

auswandern göç etmek, göçmek

Auswanderung (F.) göç

Auswanderungsbetrug (M.) göç etme dolandırıcılığı

auswärtig dış (Adj.), yabancı (Adj.)

auswärtige Angelegenheit (F.) dışişleri sorunu

auswärtige Angelegenheiten (F.Pl.) dışişleri sorunları

auswärtiger Dienst (M.) dış hizmet

ausweichen yol vermek, çekinmek

Ausweis (M.) kimlik belgesi

ausweisen sınırdışı etmek, kimlik bildirmek

Ausweismissbrauch (M.) sahte kimlik kullanma

Ausweispflicht (F.) kimlilik vazifezi

Ausweisung (F.) sınırdışı etme

auswirken sonuçlanmak, etkilemek

Auswirkung (F.) sonuç, etki

auszahlen ödemek, tediye etmek

Auszahlung (F.) ödeme, tediye

Auszubildende (F.) çırak, öğrenci

Auszubildender (M.) çırak, öğrenci

Auszug (M.) taşınma, göç, suret

authentisch mevsuk, sağlam

authentische Interpretation (F.) mevsuk yorum, sağlam yorum

Auto (N.) otomobil, araba

Autobahn (F.) otoyol, otoban

Automat (M.) otomat

Automatenmissbrauch (M.) otomat dolan­dırıcılığı

automatisch otomatik

autonom özerk

Autonomie (F.) otonomi, özerklik

Autopsie (F.) otopsi

Autor (M.) yazar

Autorin (F.) yazar

autorisieren yetkilemek

Aval (M.) aval

Avis (M.) ihbar, haber

Axiom (N.) aksiyom, belit